11 Eylül 2013 Çarşamba

Bilek mi Bilmeyek mi

  Pekala, neredeyse her şeyimi yazdığım bu yerde, henüz çok yeni olan bir gelişmeyi paylaşmaya karar verdim. Henüz yarım saat bile geçmemiştir.
  Annem, ben ve bir arkadaşı okul eşyalarına bakmaya gidecektik. Karşıdan karşıya geçtik. Çimlerle kaplı şu yollardan biriydi. Belki biraz da artislik yapmak istememden dolayı ileriye bir adım attım ve biz tuzağa düştüğümü fark ettim. Yani çim olduğundan küçük bir çukur olduğunu fark etmemiştim. Düştüm. Böyle küçük olaylarla yumuşayacak birisi değilim yani bir damla gözyaşı dökmedim elbette. Aslında gülmeye başladım. Ayağa kalktığımda tam devam edecekken basarken acıdığını fark ettim. Annemin omzundan destek aldım. Eve dönerken, bastığımda değil bileğimi büktüğümde acıdığının farkına vardım. Düz basarak eve ulaşmayı başardım.
  Şu anda ne olduğunu bilmiyorum. Yarın bakacağız sanırım. Şu anda sadece yükseğe koyup hareket ettirmemeye çalışıyorum. Neden yazdım bilmiyorum. Fakat okuyan olursa, bana şans dileyin.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder